Tüm göz Eş anlamlılar


  • Yalvarma Eş anlamlılar: savunma, niyaz, istek, dua, ağlama, dilekçe, takım elbise, itiraz, yemindir, çağırma.
  • Yalvarmak Eş anlamlılar: yalvarıyorum, suçunu itiraf etmek, yalvarıyorum, yalvarıyorum, dua, dilekçe, teşvik, kıble, istek, basın, adjure.
  • Yama Eş anlamlılar: tamir, onarım, düzeltmek, revizyon, vamp, durum, yenilemek, hazır, dikmek.kapak, katman, panel, levha, yaprak, kat, bindirme, plaka, levha, kat.zemin, arazi, yolu, alan, çok, arsa, parsel, takas,...
  • Yaman Eş anlamlılar: apaçık, göze batan, ünlü, rütbe, brüt, korkunç, katıksız, bariz, açık, aşırı, aşırı, büyük, müthiş.
  • Yan Eş anlamlılar: düşman, yarışmacı, muhalefet, takım, hizip.yüz, duvar, gögüs, yüzey, eğim.görüş, açı, bakış açısı, görünümü, bakış açısı, pozisyon, eğim, sürüm, boy, duruş.bölüm,...
  • Yan Çizgisi Eş anlamlılar: hobi, hobi, eğlence, saptırma, eğlence, dinlenme, oyalama, rekreasyon, ekstra, faiz.
  • Yan Kuruluşu Eş anlamlılar: yardımcı, yardım, ek, yardımcı, aksesuar, garson, yardımcı, yardım, katkı, birlik, bağımlı.
  • Yan Ürün Eş anlamlılar: spinoff, filiz, akıbet, ekstra, efekt, sonuç, aftereffect, bonus, yan etki, apendiks, yan sorun, ek.
  • Yan Yana Eş anlamlılar: kavga.
  • Yanak Eş anlamlılar: saygısızlık.
  • Yanartaş Eş anlamlılar: fantezi, rüya, will-o'-the-wisp, phantasmagoria, kuruntu, vagary, fantezi, ignis fatuus, illüzyon, hayâl, ürkütücü, tuzak.
  • Yangın Eş anlamlılar: orman yangını, holokost, yangının neden olduğu fırtına, yangın, cehennem, şenlik ateşi.kışkırtıcı, enflamatuar, heyecan verici, rabblerousing, hizipçi, yıkıcı, instigative,...
  • Yangını Eş anlamlılar: parlatıcı, kızdırma, mercek parlaması, flash, parlama, parıltı, kiriş, işaret, yaymak, yavaşlatarak.patlama, hiddet, salgın, patlama, flash, rush, patlama, ayaklanma, fırtına,...
  • Yanıcı Eş anlamlılar: yanıcı, yanmaz.yanıcı.
  • Yanıcı Madde Eş anlamlılar: patlayıcı, yanıcı, burnable, ignitable.
  • Yanık Eş anlamlılar: yakmak, kül azaltmak, gitmek kadar duman, tüketmek, yakmaya, conflagrate, yakmak, kızartma, tost, char, carbonize, blister, tek, sararmış, marka, cauterize.titreme, heyecan, titreme, sızlamak,...
  • Yanılmak Eş anlamlılar: gezi, devirmek, takla, kurucusu, yalpalamak, sallanmak, bocalama, titremek, vermeyecektir, uzanmak, kaya, reel, adım, düşmek, bir başlık almak.ne, şans, gel, çalıştırmak, vurmak,...
  • Yanıltıcı Eş anlamlılar: aldatıcı, hayali, belirsiz, baştan çıkarıcı, aldatıcı, yanıltıcı, safsata, samimiyetsiz, retoriksel, demagojik.
  • Yanıltmak Eş anlamlılar: kılık değiştirmiş, yanlış, aykırı, inkâr, confute, tahrifat, aldatmak, meydan, inkâr, ödememek, karşı koymak, yalan vermek.
  • Yanına Almak Eş anlamlılar: kurtarmak, yuvarlak gelir, canlandırmak, ralli, çekme, hayatta, iyileşmek, nekahet, daha iyi, tamir, iyileşmek.
  • Yanında Eş anlamlılar: kapatmak için vasıl belgili tanımlık yan-in, yanında bitişik, yanında, yanı sıra, abreast, yakın.
  • Yanıp Sönme Eş anlamlılar: wink, yarasa, twink, nictitate, şaşı, göz ucuyla bakmak, bakış, belirti, eş, casus.twinkle, titreşim, glitter, ışıltı, pırıltısı, ışıltı, tereddüt, çarpıntı, scintillate,...
  • Yanıt Eş anlamlılar: tepki, karşılık, misilleme, yanıt, ödüllendirmek, döndürmek, rapor, geri grev.cevap, cevap, imbik, çürütmek, geri dönmek, çürütmek, hazırcevap.yanıt, tepki, imbik, hazırcevap,...
  • Yanıt Vermeyen Eş anlamlılar: phlegmatic.
  • Yanıyor Eş anlamlılar: yerleşmek, arazi, inmesi, dinlenme, inerler, çıkar, ışık, levrek, aşağı almak için gelir.
  • Yankı Eş anlamlılar: taklit, tepki, yanıt, tekrarlama, yansıma.kocaman, yineleyen, yankı, rezonans, reecho, yansıma.izleme, öneri, uyarı mektubu, ipucu, kinaye, öneri.yankı.tekrar, taklit, ikinci olarak,...
  • Yanlış Eş anlamlılar: yanlış anlamayın.uygun olmayan, uygun olmayan, uygun olmayan, yeteneksiz, beceriksiz, yanlış, garip, standart olmayan, kabul edilemez, yersiz.uygun olmayan, yetersiz, uygunsuz, yakışıksız,...
  • Yanlış Anlama Eş anlamlılar: kavga, anlaşmazlık, ihlali, çekişmeler, nifak, fark, kopma, çatışma.hata, yanlış anlama, misapprehension, yanlış hesap, gaf, hata, yanlış, yanlış okuma.
  • Yanlış Anlamayın Eş anlamlılar: hata, yanlış yorumlamak, yanlış anlaşılabilir, yanlış, özben, misapprehend, misreckon, yanlış değerlendirmek, şaşırtmak, yıkmak.
  • Yanlış Anlaşılabilir Eş anlamlılar: yanlış anlamayın.
  • Yanlış Beyan Eş anlamlılar: uydurma, bozulma, karikatür, abartı, yanlış yönlendirme, dissembling, sapıklık, eğme, garble, yerleşmiş, simülasyon.
  • Yanlış Bilgi Eş anlamlılar: hata, hata, hata, slip, incorrectness, yanlış hesap, yanlış yorumlama, yazım hatası.
  • Yanlış Bir Şekilde Ovmak Eş anlamlılar: rahatsız.
  • Yanlış Değerlendirmek Eş anlamlılar: yanılmak, miscalculate, hata, misapprehend, yanlış anlamayın, önyargılı, özben, gaf, yanlış, yanlış anlaşılabilir.
  • Yanlış Isim Eş anlamlılar: malapropism, görgüsüzlük, inexactitude, slip, hata, misusage, barbarlık.
  •