Tüm göz Eş anlamlılar


  • Yönetmen Eş anlamlılar: lider, yöneticisi, organizatör, baş, baş, patron, müfettiş, danışman, overseer, yönetici, komutanı, ana.
  • Yönetmenlik Eş anlamlılar: yönergesi.
  • Yönlendirme Eş anlamlılar: yatakları, pozisyon, görüş, tutum, duruş, ayarlama, adaptasyon, labaratuvarlarda, konaklama, kültürleşme, alışma, beyin yıkama.
  • Yönlendirmek Eş anlamlılar: pilot, davranış, kurşun, grafik, doğrudan, rehberlik, kontrol, faaliyet, yönetmek, nezaret, denetlemek, yöneten.
  • Yöntemi Eş anlamlılar: düzenlilik, sipariş, düzenleme, organizasyon, yapısı, tasarım, plan, sistem, nedensellik.yordam, teknik, yol, modu, modus operandi, moda, şekilde, sistem, işlem, stil.
  • Yontmak Eş anlamlılar: doğrayın, kesmek, axe, kesmek, sever, bölmek, ayırmak, kesmek, lop, sunder, döşeme, bölmek, eritmek, keski.
  • Yordam Eş anlamlılar: protokolü, formu, rutin, metodoloji, punctilio, düzenlemeler, kuralları, dava, katabiliriz, görgü kuralları, standartları, bütün ayrıntıları, bürokrasi.ders, yol, şekilde, kuralları,...
  • Yöredeki Eş anlamlılar: yer, konum, yerel ayar, bölge, mahalle, çevresinde, bölge, ilçe, bölge, alan, nokta, yer, durum.
  • Yorgan Eş anlamlılar: sempatizanı, teselli, emzik, mollifier, destek, consoler, palyatif.yorgan, coverlet, örtüleri, battaniye, atmak, eiderdown.
  • Yorgun Eş anlamlılar: yıpranmış, yorgun, yorgun, yorgun, yorgun, surfeited, tok, doymak, bakımdır, duyarsız, ilgisiz, sıkılmış, sertleşmiş, inured.yıpranmış, yorgun, yorgun, bitkin, dışarı tuckered,...
  • Yorgunluk Eş anlamlılar: bitkinlik, yorgunluk, halsizlik, bitkinlik, enervation, can sıkıntısı, languor, kırıklık, can sıkıntısı.lastik, egzoz, yorgun, delik, enervate, yeşim, ibne, poop.
  • Yorgunluktan Eş anlamlılar: yorgunluk, yorgunluk, halsizlik, güçsüzlük, secde, halsizlik, daraltın.
  • Yorucu Eş anlamlılar: zorlu, zorlu, zor, zahmetli, yorucu, zahmetli, sert, zor, kaba, sağlam, cezalandırma, yokuş yukarı, zahmetli, herkül.kırma, dayanılmaz, çalışırken, backbreaking, taşlama, ağır, yorucu,...
  • Yorulmaz Eş anlamlılar: yorulmaz, enerjik, untiring, unflaggering, bulundurulduğunda, çalışkan, dinç, çalışkan, inatçı, azmeden, boyun eğmez.untiring, yorulmaz, enerjik, aktif, çalışkan, tükenmez, yorulmaz,...
  • Yorum Eş anlamlılar: not, açıklama, yorum, görüş, eleştiri, gözlem, yansıma, açıklama, parlak.remark, demek, gözlemlemek, açıklamak, not, söz, touch, eleştirmek, görüş.fuar, eleştiri, inceleme, tefsir,...
  • Yorumcu Eş anlamlılar: söyleşi, eleştirmen, editorialist, tercüman, muhabir, gazeteci, analist, inceleme, panelist.
  • Yorumlama Eş anlamlılar: açıklama, exegetic, explicative, explicatory, yorumlayan, expositive, açıklığa kavuşturulması, elucidative, illuminative, aydınlatıcı, açıklayıcı, örnekli, annotative, scholastic.
  • Yorumlamak Eş anlamlılar: açıklamak, yorumlama, anlamak, deşifre, anlatmak, büyü, almak, okumak, sonucuna, analiz, çevirmek, açıklamak, işlemek.
  • Yorumlar Eş anlamlılar: tanımlamak, açıklamak, açıklamak, aydınlatmak, yorumlamak, açıklamak, anlatmak, çözmeye, şifresini çözmek, deşifre, çözmek, ortaya çıkarmak, yeniden yazın, başka kelimelerle ifade...
  • Yorumlarla Eş anlamlılar: neden.
  • Yorumu Eş anlamlılar: yorum, yorum, performans, baskı, okuma, temsil, tasvir, canlandırdığı, ifade, tarif, kimliğe bürünme, karakterizasyonu, çeviri, oluşturma, yürütme.açıklama, açıklama, tanım,...
  • Yörünge Eş anlamlılar: yol, yol, yol, yol, yol, geçit, devre, ders, döngüsü, yörünge.uçuş yolu, yörünge, eğri, rota, ders, parça, yolu, satır.etki alanı, bölge, kapsamı, küre, alan, il, ulaşmak, kavramak,...
  • Yozlaşmaya Eş anlamlılar: ahlaksızlık.
  • Yüce Eş anlamlılar: yüce, asil, ağırbaşlı, görkemli, yüce, büyük, üstün, yükseltilmiş, görkemli.görkemli, büyük, büyük, yüce, yüce, yüksek, ethereal, ilham, hareketli, şanlı, asil, görkemli,...
  • Yüceltme Eş anlamlılar: tanrılaştırma.
  • Yüceltmek Eş anlamlılar: geliştirmek, iyileştirme, paye, yüceltmek, tesbih, tesbih, geliştirmek, terbiye etmek.
  • Yudum Eş anlamlılar: güçlükle solumak, pantolon, iç, yutmak.kırlangıç, yudum, taslak, yudum, cıvata, ağız dolusu, yutma.cıvata, silip süpürmek, kurt, tur, genelinde, tüketmek, kırlangıç,...
  • Yufka Eş anlamlılar: şefkatli, sempatik, sürükleneceksiniz, softhearted, tür, hassas, duyarlı, sevgi, anlayış, nazik, merhametli, iyi huylu, fedakar, hoşgörülü, insana ilişkin, duygusal.
  • Yuh Eş anlamlılar: feryat, kükreme, bray, ıslık, caterwauling, gibe, kargaşa, ahududu, bronx tezahürat.jeer, alay, fleer, alay, yaygara, boo, bray, feryat, tıslamak, alay, bağırmak.
  • Yük Eş anlamlılar: ezmek, soy, merak, taciz, rahatsız, tartmak aşırı iş yükü, sürücü, vergi.sorumluluk, yükümlülük, farkı, sorumluluk, basınç, ipotek, millstone, çapraz, sorun, kaygı, endişe,...
  • Yukarı Eş anlamlılar: aloft, yüksek, yüksek, tepegöz, yukarıda da, üzerinde üzerinde üst katta, göğe doğru skywards, yokuş yukarı, yukarı.
  • Yukarı Hareket Eş anlamlılar: yaramazlık, bir sahne olun, devam, gösteriş, isyan, kesip.daha da kötüye, neden sorun, kötü olsun, flare, yoğunlaştırmak, azdırmak.
  • Yukarı Kullanın Eş anlamlılar: tüketmek, egzoz, tüketmek, yemesinden, absorbe, tüketmek, yıpranan, yazmak, koşmak-den geçerek, bitirmek, dağıtmak, israf, uzakta ziyan, yutmak, atık, drenaj.
  • Yukarıdaki Eş anlamlılar: önceki, önceki, sonraki, eski, önceki, antedating, önceki, müjdeli, geç, son, prefatory, tanıtım, eski.
  • Yükleme Eş anlamlılar: kurmak, yer, pozisyon, bulun, koltuk, başlatmak, atma töreni, istasyonu, kurmak, başlatmak, emretmek, itiraf, yatırım, koymak.
  •