Tüm göz Eş anlamlılar
Banka Eş anlamlılar : satır, katmanı, satır, sanatçılar, sırası, serisi, aralığı, dize, arka arkaya, klavye.bağlıdır, itimat, saymak, güven, üzerinde yalın, umut, tahmin, bekliyoruz, kabul, hafife almak,...Banyo Eş anlamlılar : yıkama, çamaşır, küvet, duş, douche, daldırma, abdest, temizlik maddesi.tuvalet, tuvaleti, lavabo, banyo, tuvalet, tuvalet, su dolap, tuvalet, tuvalet john, baş, olabilir.Bar Eş anlamlılar : bariyer, tıkanıklık, engel, engel, engel, barikat, abluka, kısıtlama, yasak, kısıtlama, tabu, yasak, önlem, kısıtlama.engel, engel, blok, engel, önlemek, kontrol, kısıtlamak, abluka,...Baraj Eş anlamlılar : saldırı, saldırı, fırtına, hail, fırtına, voleybolu, patlama, kükreme, patlama, saldırı, patlama, sel, pelting, yağmur.topçu, yangın, atış, fusillade, bombardıman, pil, kabuk, borda,...Barajı Eş anlamlılar : dizginlemek, engel, inhibe, bastırmak, kontrol, dizgin, dizgin, tasma, engel, engel, tutun, bar, blok.Barb Eş anlamlılar : hakaret, hakaret, kesmek, tokat, kazmak, jibe, rebuff, vurmak, bitchiness, putdown, rap.Barbar Eş anlamlılar : barbar.barbar.medeniyetsiz, vahşi, ilkel, vahşi, evcilleşmemiş, ilkel, yerli, prehistorik, stone age, barbar, kaba.cahil ve zevksiz, know-nothing, ilkel insan, anti-intellectual, lowbrow,...Barbarlık Eş anlamlılar : vulgarism, görgüsüzlük, dört harfli kelime, yanlış, malapropism, argo, küfür kelime, yolsuzluk.vahşet, zulüm, terbiyesizlik, bayağılık, vahşilik, hooliganism, vandalizm, ahlaksızlık,...Barikat Eş anlamlılar : abluka, engel, çubuk, alın, korumak, kapalı tutun, savunma, engellemek, güçlendirecek, kapamak uzakta, durdurmak.engel.bariyer.Barınak Eş anlamlılar : emanet, koruma, güvenlik, saklama, inzivaya, gizlilik, konfor, sıcaklık, gizleme, gizleme, koruma, koruma, bağışıklık, velayet, refah.korumak, kalkan, kapak, liman, korumak, korumak,...Barınma Eş anlamlılar : ev, mesken, lodgment, çeyrek, konut, konut, pied-a-terre, ülke, yurt, yastık.Barış Eş anlamlılar : yaslanmak, içerik, huzur, huzur, sakinlik, dinlenme, sakinlik, durgunluk, kız, gevşeme.concord, uyum, dostluk, sipariş, accord, barış, pax, barışma, itilaf, anlaşma, uzlaşma, uzlaşma,...Barışçı Eş anlamlılar : aracı.ev, pacificatory, unbelligerent, şiddet, uncontentious, unaggressive, pasifik, pasifist, pacifistic, uzlaşmacı, huzurlu, irenic.Barışma Eş anlamlılar : barış.Bariyer Eş anlamlılar : engel, güçlük blok, engel, blok, bar, engel, zorluk, engel, engel, kısıtlama, handikap, sınırlama, hazırlık çalışmalarından engelleme.çit, duvar, barikat, hendek, hendek, kordon, sur,...Bariz Eş anlamlılar : kabul, itiraf, itiraf, ilan, itiraf, açın.Barok Eş anlamlılar : süslü, süslü, rokoko, süslü, tuhaf, garip, abartılı, gösterişli, gösterişli, gösterişli, kıvrık, outre üzerinde.Baş Eş anlamlılar : kurşun, başkanlık, komut, doğrudan, nezaret, sandalye, kontrol, kural, yönetmek, denetlemek, çalıştırmak.asıl, en yüksek, en önemli, başbakan, yüksek, üst düzey, her şeyden önce...Baş Ağrısı Eş anlamlılar : sorun.Baş Döndürücü Eş anlamlılar : saçma, anlamsız, sorumsuz, lightheaded, köpüklü, kararsız, kaprisli, karışık, düşüncesiz, aptalca, deli, harebrained.baş, lightheaded, hiçliğimi, makaralama, wheeling, yüzme,...Başak Eş anlamlılar : çivi, bahis.nokta, iğne, omurga, spikelet, iğne, spiculum, projeksiyon, barb, çatal, kabaralı, diken, dişli.Basamak Eş anlamlılar : sayısı.Başarı Eş anlamlılar : yerine getirilmesi, başarı, gerçekleştirilmesi, kazanma, tamamlama, yürütme, semere, üretim.başarı, kazanma, satın alma, zafer, zafer, beceri, sanat, istismar, darbe, usta.zafer, zafer,...Başarılı Eş anlamlılar : izleyin, sonra gelen, doğmak, yerini, neden, eski yerine koymak, ayağını kaydırmak, yerine, rahatlatmak.eksiksiz, mükemmel, başarılı, mükemmel, muzaffer, muzaffer, kazanan, etkili,...Başarısız Eş anlamlılar : zaaf, arıza, saklanmaya, kusur, kusur, kusur, zayıflık, zaaf.özledim, iptal, miscarry, daraltma, anlaşılmamak, kat, gürültüyle çarpmak, çöl, terketmek, kaybetmek, flop, okuldan,...Başarmak Eş anlamlılar : doğaçlama, icat, oluşturmak, çerçeve, tasarım, form, yapmak, yönetmek.meydana, sonuçlanan, çıkması, sonunda, çıkıp, iş dışarı, ücret, neden, geliştirmek, sonuçlandırmak,...Başbakan Eş anlamlılar : en iyi, en iyi, en iyi, seçim, seçmek, ödül, erik, elit.birinci sınıf, birinci sınıf, en iyi, mükemmel, a-one, en usta, top-drawer, üstün, en iyi, ödül, seçin.altın çağ, altın...Başedebilmek Eş anlamlılar : tehdit.Bash Eş anlamlılar : şut, dövmek, vurmak, grev, patlat, yumruk, pommel, klip, yenmek, kırbaç, yenmek, çorap, kemer.kavga, top, parti, hoşlanmak, revel, şenlik, kutlama, çılgınlığı, satürn bayramı,...Başıboş Eş anlamlılar : rove, gezme, dolaşmak, aralığı, yayılmak, drift, straggle, menderes, gad, jaunt, tur, gidin.sapma, drift, konuyu dağıtmak, sapmak, aktarma, saptırmak, bir şekilde kaybetmek, boşa, açmak,...Basık Eş anlamlılar : etch, bölmek, kesmek, çizik, keski, kazımak, mark, baskı.kökleştirmek, künye, etkilemek, embed.implant, telkin, kurmak, damga.Basın Eş anlamlılar : sarılmak, kucaklamak, kucaklamak, nestle, nuzzle, yatmak, karşılamak, kavrama, kavramak, araya toplamak.itmek, poke, palpate, düşürmek, sıkıştırmak, ayı, kıpırdamak, püre, ezmek,...Başına Dönüş Eş anlamlılar : jargon.Basınç Eş anlamlılar : zorlama, zorlama, kısıtlama, yükümlülük, talep, itme, soy, zorlama, taciz, zorunluluk.kısma, ağırlık, acele, sıkma, iterek kırma sıkıştırma.zorlamak, zorlamak, sınırlamak, ikna,...Basınçlı Eş anlamlılar : saldırgan, girişimci, importunate, güçlü, çekici, yoğun, yüksek güçlü, dinamik, güçlü, zorlayıcı, sert satmak.