Tüm göz Eş anlamlılar


  • Bahçe Eş anlamlılar: sıradan, istense, sıradan, rutin, her zamanki gibi geleneksel, geleneksel, düzenli, ortalama, tanıdık, her gün ferocious, istisnasız, wonted.
  • Bahçesinde Eş anlamlılar: fırtına, öfke, darbe, huff, girdap, fırtına, brew, rampage.muhafaza, avlu, bileşik, soluk, kapat, pound, kalem, arka bahçe, veranda, çim, bahçe, gerekçesiyle.karga, övünmek, kına, rave,...
  • Bahis Eş anlamlılar: bahis, kumar, şans, risk, dalma, spekülasyon, girişim.bahis, kumar, bahis, spekülasyon, risk, almak bir hızlı tren, dalma, şans, lay, play, tehlike.kınamak, nefret, vituperate, lanet, lanet...
  • Bahtsız Eş anlamlılar: talihsiz, talihsiz, ill-starred, şanssız, jinxed, sefil, lanetli, perişan.
  • Bakakalmak Eş anlamlılar: dolt, cahil, kaba, kesek, sersem, salak, embesil, aptal, aptal kutusu, keriz, aptal, hödük mankafa, halfwit, kuş beyinli.esnemek.
  • Bakan Eş anlamlılar: papaz, rahip, papaz, vaiz, din adamı, dini, ilahi, papaz, din adamı, ecclesiastic, adam kumaş.yönetici, büyükelçi, icra, elçi, konsolos, temsilci, resmi.aracı, alt, yardımcısı, mol,...
  • Bakanlığı Eş anlamlılar: hizmet, vasıta, müdahale, yardım, ajans, arabuluculuk, şefaat, sübvansiyon, ministration, interpozisyonu, yardım, işlemi.
  • Bakar Eş anlamlılar: özledim, ihmal, unutmak, scant, atlamak, hafif, ihmal, uygulama projeleri, göz ardı, görmezden.göz ardı, görmezden, bahane, affet, affetmek, pardon, at kırpmak.nezaret etmek, nezaret,...
  • Bakım Eş anlamlılar: bakım, onarım, yönetim, koruma, koruma, çalışan, temizlik, rızık, geçim, gider, genel gider, maliyet.dikkat, dikkat, saygı, uyanıklık, dikkat, ilgi, dikkat, carefulness.destek, bakım,...
  • Bakım Için Eş anlamlılar: aşk, düşkün, beslemek, adore, ödül, hazine, saygı, gibi.korumak, sağlamak, izlemek, eğilimi, bakmak, zihin, korumak, katılmak, teşvik.
  • Bakıma Muhtaç Eş anlamlılar: çürüme.
  • Bakın Eş anlamlılar: bakın, bakışları, ilgili, görme, görüntülemek, göz, bakıyorum, bakış, izlemek, şaşı, ayırt olarak çeşitlenmiştir.boy, ifade, tavır, görünüm, eda, şekilde, hava, cilt, yüz,...
  • Bakire Eş anlamlılar: saf, bakir, bakire, pürüzsüz, bozulmamış, bakir, temiz, bozulmamış, yozlaştırmadan, tertemiz, kirlenmemiş, kusursuz, lekesiz.bekâr, vesta, hizmetçi, ilk.bakire.
  • Bakış Eş anlamlılar: görme yakalamak, çeşitlenmiştir, casus, spot, görmek, bakış, şaşı, glint.kokusunu, ışığı, öneri, sidelight, ipucu, kavramı, öneri, fikir.bakışta, peek, dikizlemek, şaşı, bak, glint, flash.
  • Bakış Açısı Eş anlamlılar: bakış açısı.tutum, görüş, bakış açısı, görünüm, yargı, duruş, önyargı, duygu, duygu, inanç, mahkumiyet.yönlendirme, pozisyon, açı, başvuru çerçevesi, bakış açısı, açısından, outlook.
  • Bakışları Eş anlamlılar: bakıyorum, gape en, bak iyi.bakıyorum, ince eleyip sık dokumak, gape en iyi, bak, izlemek, ilgili, üzerinde gözenek, eş, parlama, ogle, inceden inceye gözden geçirmek, rubberneck, anket,...
  • Bakışta Eş anlamlılar: ricochet, sıyrık, carom, sideswipe, rebound, yağsız, flip, fırça.belirti, bak, dikizlemek, peek, şaşı.flash, ışıltı, kiriş, ışıltı, parıltı, glitter, scintillation.belirti, peep,...
  • Bakıyorum Eş anlamlılar: bakışları, bak, glower, ilgili, parlama, ogle olarak gape en iyi.bakışları, parlama, glower, göz, gape en iyi, aval, eş, rubberneck, göz küresi, koruyucu gözlük, ogle.
  • Bakmak Eş anlamlılar: denetleyecek.kaşlarını, scowl, parlama, düşürmek, bakıyorum.scowl, parlama, kaşlarını, düşürmek, bakıyorum.izlemek, kaygı, zihin, korumak, nöbet, katılmak, hemşire, bir göz tutmak,...
  • Bakteri Yaprak Lekesi Eş anlamlılar: ülser, yara, lezyon, blister, iltihabı.
  • Baktılar Eş anlamlılar: çekici, nişanlı, absorbe, dalmış, yer, özenli, mest, çizilmiş, ilgili, merak, meraklı, yönlendirilir, beguiled.
  • Bal Eş anlamlılar: güzellik, kuyruklu yalan, merak, paragraf, şaheser, nonpareil, kazanan, mücevher, zevk, vurmak, ödül, nakavt.
  • Balderdash Eş anlamlılar: saçma.
  • Baleful Eş anlamlılar: zararlı, kötü huylu, kötü, tehlikeli, zararlı, zararlı, zehirli, baneful, yıkıcı, zararlı, zararlı.
  • Balık Eş anlamlılar: gölgeli, şüpheli, şüpheli, imkansız, olası, şüpheli, kaygan, sağlıksız, mantıksız, inanılmaz, şüpheli, inanılmaz, tuhaf, garip.
  • Balıkçı Eş anlamlılar: fener, fisher, piscator.
  • Balina Eş anlamlılar: yendi.
  • Balkon Eş anlamlılar: galeri, sundurma, revak, sundurma, uzantısı, teras, güverte, çıkıntı, platformu, çıkıntı, locası, lodge.
  • Ballyhoo Eş anlamlılar: gürültü, gevezelik, raket, şamata, ton ve çığlık, yapılacak iş, yaygara, reklam, tanıtım, birikimini, adım, puffery, spiel, çember.teşvik.
  • Balmumu Eş anlamlılar: büyümek, artırmak, büyütmek, büyütmek, genişletin, balon, dilate, uzatma, yaymak, şişirmek, doldurun, şişmeye, genişletmek, geliştirmek, filiz.soluk.
  • Balon Eş anlamlılar: genişletin, şişmeye, şişirmek, havaya uçurmak, göbek, kabartmak, puf, büyütmek, distend, billow, artırmak, dilate, doldurun, yükseltmek, artış, yukarı, büyümek.
  • Bandana Eş anlamlılar: mendil.
  • Bandy Eş anlamlılar: değişimi, vermek ve almak, ticaret, takas, karşılık, dolaşmaya, geçiş, yayımlamak, yayın, söyle.
  • Baneful Eş anlamlılar: zararlı, ölümcül, yıkıcı, kötülük, zararlı, zararlı, zehirli, öldürücü, zehirli, pestilential, felaket, yıkıcı, belâlı.
  • Bang-Up Eş anlamlılar: mükemmel.
  •