Tüm göz Eş anlamlılar


  • Uygulamak Eş anlamlılar: kap, araç, alet, aparatı, cihaz, gadget, aygıt, entrika.ilgilendirmeyen, bakın, ilgili, ilgili, uygun, uygun, dahil, endişe, başa olarak yapmak, bağlanmak zorunda.mecbur, empoze, gerektirir,...
  • Uygulanabilir Eş anlamlılar: pratik.mümkün, uygulanabilir, uygulanabilir, ulaşılabilir, uygun, uygun, pratik, canlı, hareketli, makul.pratik, uygulanabilir, uygulanabilir, doable, olası, ulaşılabilir, yararlı,...
  • Uygulanamaz Eş anlamlılar: alakasız, uygun olmayan, unfitting, kıyaslamanın, terbiyesiz, tutarsız, uyumsuz.pratik.
  • Uygulanan Eş anlamlılar: tecrübeli, deneyimli, eğitimli, uzman, mümkün, uzman, yetenekli, nitelikli, başarılı, usta, tecrübeli, tuzlu.
  • Uygulayıcı Eş anlamlılar: işçi, sanatçı, uzman, uzman, profesyonel, teknisyen, usta, esnaf.
  • Uygun Eş anlamlılar: el koyma, ele geçirmek, ele geçirmektir, kamulaştırma, ele geçirmek, eklemek, evlat edinmek, ek, benimsemek, kabul, boşa.kibar, saygın, zevkli, kibar, mannerly, aşırı, kuralcı, priggish,...
  • Uygun Olarak Eş anlamlılar: accord.
  • Uygun Olmayan Eş anlamlılar: uygun olmayan, niteliksiz, yetersiz, beceriksiz, boş, aciz, uygun olmayan, elverişsiz, kabul edilemez, hazırlıksız, işe yaramaz.uygun olmayan, yeteneksiz, uygun olmayan, yersiz, malapropos,...
  • Uygunluk Eş anlamlılar: uysallık, uyum, verimli, boyun eğme, itaat, dikkatsizlik, alışılmışlık.uygunluk, uyum, yazışma, accord, benzerlik, congruity, yakınlık, benzerlik.
  • Uygunsuzluk Eş anlamlılar: kayma, hata, gaf, gaucherie, beceriksizlik, gözetim, dikkatsizlik, gaf, gaf.
  • Uyku Eş anlamlılar: uyku.uyku, uyuşukluk, uyku, yaslanmak, nap, siesta, erteleme, doze, uyku, dinlenme, bilinçsizlik, narkoz.uykusundan, şekerleme, drowse, şekerleme, erteleme, dinlenme, güvenmek, hibernate,...
  • Uyku Modundan Çıkarma Eş anlamlılar: gece nöbeti, izle, deathwatch, oturum, cenaze, postmortem bulgularının sunulması.ardından, iz, yol, ders, parça, tren, geri yıkama, spoor, iz.
  • Uykucu Eş anlamlılar: terbiyesiz, küstah, kırgınlık, küstah, arsız, saygısız, sassy, kaba, huylu, küstah, ukalâca, aşağılık.
  • Uykudan Eş anlamlılar: şekerleme, zor duruma sokmak, şekerleme, catnap, başını sallamak, düşüyorlar, dinlenme, uykusundan, uyku, güvenmek.
  • Uykulu Eş anlamlılar: uykulu, nodding, somnolent, yorgun, yorgun, slumberous, esneme.uyuşuk, slumberous, etkin olmayan, torpid, durgun, tembel, halsiz, mat, costive.yatıştırıcı, lulling, dinlendirici,...
  • Uykusuz Eş anlamlılar: uykusuz, insomniac, wide-awake, huzursuz, astir, uyarı, uyanık.uyanık, huzursuz, uykusuz wide-awake uyarısı, dikkatli, tedbirli, uyanık, tetikte dikkatli.
  • Uyma Eş anlamlılar: kulak, göndermek, razı, yürütmek, uygun, zihin, uymak, aynı fikirde, yürütmek, cevap, cevap, onay, hizmet.özel, kullanımı, formu, ayin, pratik, alışkanlık, töreni.kutlama, gözlem,...
  • Uymak Eş anlamlılar: uygun, itaat, rıza, erteleme, verim, karşılamak, gönder, uyum, gözlemlemek, saygı, akıntı, aynı fikirde.
  • Uymama Eş anlamlılar: meydan, ihlal, tecavüz, aşmak, aykırı, ihmal, görmezden, direnmek, isyancı.
  • Uymayan Eş anlamlılar: alay, alay, jeer, alay, gibe, alay, alay, alay, küçümseme, meydan, spurn, sass, saman, adam.
  • Uysal Eş anlamlılar: donuk, sıkıcı, ılık, monoton, mülayim, güvenli, tatsız, lezzetsiz, her gün, unchallenging, cansız, spiritless, can sıkıcı, sıradan, yavan.uysal, yumuşak, uysal, uysal, yönetilebilir,...
  • Uyum Eş anlamlılar: anlaşma, sözleşme, uygunluk, uyum, tutarlılık, ahenk, tutarlılık, sempati, oybirliği, congruity, yakınlaşma.uyum, uyum, uygunluk, anlaşma, esneklik, uyum.alter, ayarlamak, uyum, esarete,...
  • Uyumlu Eş anlamlılar: cana, congruous, uyumlu, sempatik, hoş, kooperatif, uyarlanabilir, ünsüz, tutarlı, uygun, uygun, tutmak.tutarlı, tutarlı, agglomerative, yapışkan, agglutinating, topaklanmış, koagülatif,...
  • Uyumluluk Eş anlamlılar: concord.uygunluk.
  • Uyumsuz Eş anlamlılar: akortsuz, dano'ya, unmelodious, jangling, sarsıcı, ızgara, tiz, sert, tozunda en zalim dövüşler, rahatsız edici, cacophonous.uyumsuz, çelişkili, çakışan, tutarsız, aksine, tutarsız,...
  • Uyumsuzluk Eş anlamlılar: anlaşmazlık.anlaşmazlık.
  • Uyuşmazlık Eş anlamlılar: anlaşmazlık, fark, tartışma, tartışma, bağımsız değişken, tartışma, yarışma, kavga, polemik, kavga, kavga, çekişme, kavga.farklılık, eşitsizlik, düzensizlik, anomali, uyumsuzluk,...
  • Uyuşmuş Eş anlamlılar: büyük küçük harf duyarlı, dondurulmuş, felç, immobilize numbed, anesthetized, duyarsız, duygusuz, hissiz, tepkisiz, deadened, uyutulmaz, şaşkın, komada.
  • Uyuşturucu Eş anlamlılar: ilaç, narcotize, sedate, stupefy, hafifletmek, duyarsızlaştırmak, uyuşmuş, uyutmak, nakavt, şok, başak, güçlendirecek, müşterilerimizin, teşvik.ilaç, narkotik, uyuşturucu,...
  • Uyuşuk Eş anlamlılar: uykulu, kayıtsız, durgun, tembel, uykulu, halsiz, torpid, komada, ilgisiz, uyutucu, somnolent, uyuşuk, yavaş, costive.tembel, tembel, halsiz, shiftless, boşta, bolluk, torpid, atıl, etkin...
  • Uyuşukluk Eş anlamlılar: umursamazlık, ilgisizlik, ilgisizlik, languor, donukluk, bitkinlik, uyuşukluk, yorgunluk, unconcern, balgam.insensibility, stupefaction, hissizlik, donukluk, soluk, koma, kesinti, anestezi, yarı...
  • Uyutmak Eş anlamlılar: büyüleyecek, giriş, spellbind, ipnotize, çekicilik, kamuflaj, transfix, enchant, afsunlamak, etkilemek, yenmek, hakim.
  • Uyuyan Eş anlamlılar: etkin olmayan, kullanılmayan, boşta, hareketsiz, işsiz, çalışmayan, ayakta askıya, potansiyel.sessiz, hareketsiz, uyuşuk, hareketsiz, statik, pasif, gizli, asma, habersiz, bilinçsiz, komada,...
  • Uyuz Eş anlamlılar: eski püskü, pejmürde, kalitesiz, yıpranmış, düzensiz, frazzled, keyifsiz, beş para etmez, çıkarcı, ucuz, sefil demek.
  • Uyuzu Eş anlamlılar: boğmak.
  •