Tüm göz Eş anlamlılar


  • Uçurum Eş anlamlılar: gorge, boşluk, boşluk, uçurum, krater, çukur, gulch, dağ geçidi, fissür, yarık.uçurum, derinlik, çukur, boşluk, hiçlik, boşluk, infinitude, endlessness, belirsizlik, bilinmeyen,...
  • Uçurumun Eş anlamlılar: brink, kenar, rim, yükseklik, uçurum, blöf, eğimli, dik, çit.
  • Ucuz Eş anlamlılar: kalitesiz, düşük kaliteli, sahte, zevksiz, sahte, taklit, aldatıcı, two-bit.kaba, alçak, rezil, adi, aşağılık, sefil.ucuz, cutrate, düşük fiyatlı, makul, orta, düşük, kir.kolay,...
  • Ucuzlatmak Eş anlamlılar: amortisman ayırma.
  • Ufacık Eş anlamlılar: küçük.
  • Ufak Tefek Eş anlamlılar: küçük, küçücük, cılız, runty, yarım pint, küçük, küçük, minik, bodur, olgunlaşmamış cüce cüce.kendini beğenmiş, hırçın, agresif, krallığına, saldırgan, kavgacı,...
  • Üfle Eş anlamlılar: pantolon, küstürmek, hırıltı, güçlükle solumak.darbe, bora, taşımak, sızmak.duman, çekmek, çekmek, sürükleyin.şişmeye, dilate, distend, şişirmek, genişletin, balon, şişirmek,...
  • Ufuk Eş anlamlılar: amaç, aralığı, kapsamı, uzak manzara, pusula, sınırları, kavramak, ulaşmak, manzaraları, bölge, etki alanı, bakış açısı, vizyon, umudu, outlook.
  • Üfürüm Eş anlamlılar: conspiracies, buzz, susurrus, susurration, hışırtı, mırlamak, nefes, hışırtı, homoseksüel, purl.hum, conspiracies, buzz, bombinate, hışırtı, fısıltı, mırlamak, homoseksüel,...
  • Uğradım Eş anlamlılar: gıda.
  • Uğrak Eş anlamlılar: sık, geziyorum, işgal, takıntısı, kızdırmak, meşgul, av, işkence, veba, tekrarlayabilir.hideaway, damgalama yer, mekân, çim.
  • Uğraşmak Eş anlamlılar: kavramak, ele geçirmek, kavrama, yakalamak, yapmak hızlı, debriyaj, karşılamak, tutturmak.güreş, saldırı, iddia, baş başa, yüzleşmek, mücadele, karşılaşma, yarışma, savaş.
  • Uğurlu Eş anlamlılar: uygun, olumlu, umutlu, umut, cesaret, pembe, elverişli, zamanında, başarılı, müreffeh, şanslı, şanslı, mutlu, felicitous, sağ.
  • Uğursuz Eş anlamlılar: uğursuz, foreboding, uyarıcı, tehdit edici, yaklaşan, tehditkar, alarm, disquieting, uğursuz, kader, kehanet.uğursuz, tehdit, foreboding, uğursuz, kader, hırsızlığa, uğursuz, tehditkar,...
  • Uğursuzluk Eş anlamlılar: lanet, nazar, hex, uğursuzluk, nazar, bête noire, nemesis.
  • Ukalâ Eş anlamlılar: fikri, düşünür, bilim adamı, adaçayı, bilgin, estetiğinin, klasik, beyni, aydın, beyin.fikri, bilgin, zeki, ekili, bilimsel, kitapsever, kültürlü, bilgili.
  • Ukase Eş anlamlılar: kararname.
  • Ulaşılabilir Eş anlamlılar: erişilebilir, ulaşılabilir, açık, cana, giden, samimi, iletişimsel, samimi, anlayışlı, nazik.
  • Ulaşılamaz Eş anlamlılar: uzak.
  • Ulaşım Eş anlamlılar: taşıma, taşıma, sevk irsaliyesi, teslim, kaldırma, aktarım, iletken, hareket, iletim, gönderme, konsinye.sevkiyat, taşıma, kamyon, çekme, atlı araçlar, teslimat, hızlı, yük, transit,...
  • Ulaşmak Eş anlamlılar: yayılma, streç, mesafe, yaymak, ölçüde, kapsamı, süpürme, latitude, sınırı, genlik, pusula, amaç, aralığı, kapasite, hakimiyet, kavramak, ustalık.mevcut, teslim, teslim, geçmek,...
  • Ulcerous Eş anlamlılar: boğaz.
  • Ülke Eş anlamlılar: konaklama.fırçalamak, dart, çarpıntı, flitter, yağsız, kanat, sinek, float, hız, yarış, scurry, koşmak, acele, çabuk, kariyer, geçmek, geçmesi, geçiyor.eziyet, parçalamak, comminute,...
  • Ülke Çapında Eş anlamlılar: ülke, millet, coast-to-coast.
  • Ülser Eş anlamlılar: boğaz.
  • Ultra Eş anlamlılar: aşırı.
  • Ululate Eş anlamlılar: feryat.
  • Ulus Eş anlamlılar: yarış, kabile, etnik grup, insanlar, hisse senedi, nüfus.ülke, devlet, bölge, topluluk, ingiliz milletler topluluğu, kamu, arazi, etki alanı, hakimiyet, şehir devleti, polis, (biyoloji).
  • Umudu Eş anlamlılar: beklenti, olasılık, olasılığı, şans, beklenti, söz, kesinlik, güvence, varsayım, haddini.görünümü, panorama, outlook, sahne, pozlama, uzak manzara, boy, bakış açısı, açı,...
  • Umursamaması Eş anlamlılar: operanın, hain, hergele, çapkın, düzenbazlık, sefil, namussuz, skandalı, günahkâr, ceza, malefactor.iğrenç, kötü, kötü, kısır, haksız, bozuk, rezil, hain, ahlaksız, dejenere.
  • Umursamaz Eş anlamlılar: dikkatsiz, disregardful, dikkatsiz, ihmal, dikkatsiz, gaflet, düşüncesiz, kayıtsız, uncaring, bolluk, özensiz, gevşek, uncaring, tembel, kaçamak.ilgisiz, kayıtsız, kurmadan, uzak,...
  • Umursamazlık Eş anlamlılar: unconcern, ilgisizlik, sangfroid, ağırbaşlılık, sakinlik, dekolmanı, soğukkanlılık, ilgisizlik, dispassion, nesnellik, gelişigüzellik, sakin, imperturbability, serin.
  • Umut Eş anlamlılar: güven, güven, güven, inanç, beklenti, arzu, umudu, beklentisi, varsayım, hırs.güven, tahmin, bekliyor, aspire, düşünmek, saymak, itimat, bekliyoruz, beklemek, inanıyorum, bir düz...
  • Umut Verici Eş anlamlılar: umutlu, uğurlu, olumlu, büyük olasılıkla, uygun, pembe, güven, cesaret, heartening, parlak, iyimser.
  • Umutları Eş anlamlılar: şansı, fırsatları, söz, oran, outlook, olasılık, olanakları, açıklıklar, gelecek, beklentileri.
  •