Tüm göz Eş anlamlılar


  • Caka Eş anlamlılar: verve, çizgi, lezzet, gusto, ruhu, canlılık, animasyon, tutku, brio, sıçrama, güzelleşmek, jauntiness, şıklığı, şık, stil, yetenek, éclat.
  • Çakal Eş anlamlılar: sholehah, köle, drone, bacak adam, kesmek, kukla, araç, alet, hizmetçi, köle, bayağı, köle, köle.düşünce, fudge, vazgeçme, polis, dışarı çekin, tavuk, galce, bir dönüş önce...
  • Çakıl Taşı Eş anlamlılar: taş, kaya, çakıl taşı, çakıl.
  • Cakır Eş anlamlılar: cavalier.
  • Çakışan Eş anlamlılar: çelişkili.
  • Çakışmamasıdır Eş anlamlılar: iptal, iptal, hatırlama, iptal, tasfiyesini, iptal, geri, ters, geçersiz, bir kenara, iptal, iptali, kaldırılması, geçersiz.
  • Çakmak Eş anlamlılar: ekleme, eklemek, ek, eklemek, yapıştırmayın, ek, büyütmek, yükseltmek, birleştirmek, çoğaltmak, uzatmak, uzatmak.çivi, brad, raptiye, halı çakmak, toplu iğne, iğnenin.tutturmak,...
  • Calaboose Eş anlamlılar: hapis.
  • Caldron Eş anlamlılar: su ısıtıcısı.
  • Çalılık Eş anlamlılar: başında, fundalık, bosket, ise, fırça, bush, bosk, çit, çalılar, gizli, fren, ahşap, koru.
  • Çalım Eş anlamlılar: rusçuk, iddiası, hüner, cezbetmek, dolandırıcılık, yalan, bahane, marifet, stratagem, çare, kör, gambit, dodge, arsa, tuzak, manevra.
  • Çalıntı Yapmak Eş anlamlılar: korsan, kopyalama, beşik, kaldırın, çalmak, ödünç, tecavüz, thieve, istismar.
  • Çalışamaz Eş anlamlılar: pratik.
  • Çalışan Eş anlamlılar: işçi, ücret-kazanan, occupational, yardımcısı, el, ajan, asistan, ast, hireling.
  • Çalışır Eş anlamlılar: makine, çalışma, eylem, mekanizma, dişli, aparatı, motor, hareket, hareket.
  • Çalışıyoruz Eş anlamlılar: deneyin, uygulamak, kendini, girişimi, gayret, aramak, amacı, soy, emek, hustle, mücadele, vie, itin.
  • Çalışkan Eş anlamlılar: titiz, özenli, çalışkan, sedulous, maksatlı, gayretli, çalışkan, meşgul, işgal, üretken, yorulmaz.kitapsever, iyi okumak, öğrendim, bilgin, kültür, edebiyat, eğitimli, aydın, ukalâ,...
  • Çalışma Eş anlamlılar: çalışır.
  • Çalışma Dışı Eş anlamlılar: işsiz, iş, boş, işsiz dışında bırakılması, özgürlük, dole üzerinde etkin olmayan, işten.
  • Çalışmada Eş anlamlılar: konu, ders, şube, disiplin, müfredat.öğrenme, eğitim, öğretim, eğitim, eğitim, vesayet, pedagoji, terbiye etme, öğrenim, bilgelik, burs, yetiştirme, aydınlanma, lucubration, okuma,...
  • Çalışmayan Eş anlamlılar: verimsiz.
  • Çalıştırılabilir Eş anlamlılar: uygulanabilir.
  • Çalkala Eş anlamlılar: şiddetle ve aniden çekmek, jig, seğirme, waggle, kıpırdatmak, sıyrılmak, şimi, sallamak, kışkırtmak, bob, hitch, fiske.seğirme, pislik, kıpırdatmak, jig, sıyrılmak, bob, sallamak.
  • Çalkalamak Eş anlamlılar: yudum.swig, yudum, genelinde, quaff, öğrenmek, içecek, chugalug, emmek, tipple, alem, nip, tope.çöp, tullantı, kazıntılar, çıkışlar, scourings, atıklar, atık, çöp, sakatat, hogwash,...
  • Çalkantılı Eş anlamlılar: rahatsız, heyecanlı, huzursuz, rüzgârlı, şiddet, fırtınalı, fırtınalı, kaba, azgın, fırtınalı, yaygaracı, sağlam karıştırılır.başkaldıran, asi, asi, sefih, düzensiz, ele...
  • Çalma Süresi Eş anlamlılar: eğlence, tatil, mola, özgürlük, nefes, tatil, tatil, sonu, interlude, duraklat, zaman, özgürlük.
  • Çalmak Eş anlamlılar: araklamak, çalmak, purloin, kapmak, yürütmek, gizlice, kaldırın.sünger, panhandle, freeload, ödünç, empoze, dilenmek, mooch.
  • Calumniate Eş anlamlılar: iftira.
  • Calumnious Eş anlamlılar: iftira.
  • Çam Eş anlamlılar: zayıflatmak, çürümek, sarkıt, küçülmek, solmak, bayrak, zirve, atık, azaltmak, reddetme, bezdirmek, lavabo, çürüme.
  • Cam Gibi Eş anlamlılar: ifadesiz, sırlı, sabit, donuk, boş, boş, erdirilemez, lezzetsiz, ifadesiz, cansız, aptal.
  • Çam Için Eş anlamlılar: yalvarmak, uzun, için arzulamak, sonra şehvet, için susuzluk, özlemek, için iç, için açlık, imrenmek.
  • Camarilla Eş anlamlılar: klik.
  • Çamaşır Eş anlamlılar: rulo, atmak, takla, üzerinde rulo, hakkında atmak, hatve, bobin.karmakarışık, karışıklık, bozukluk, kargaşa, kaos, karışıklık, dishevelment, arapsaçı, hodgepodge, geçinip, melanj,...
  • Çamaşır Suyu Eş anlamlılar: beyazlatmak, blench, haşlamak, decolor, hafifletmek, yıkama soluk, soluk, loş, donuk, kararmaz.
  •