Tüm göz Eş anlamlılar
Anten Eş anlamlılar : havadan, direk, kule, tavşan kulağı.Antenler Eş anlamlılar : sondaj yapmaya başladı, ekleri, tentacles, palpi, barbels, bıyık.Anterior Eş anlamlılar : ön.Antik Eş anlamlılar : antika, prehistorik, antediluvian, klasik, arkaik, eski, ilkel, ilkel, eskiden.antika, kalıntı, fosil, yapı, kalıntıları, kalıntıları, anıt.eski, yaşlı, ağarmış, senil, moldering,...Antika Eş anlamlılar : eski, eski moda, passé, eskimiş, arkaik, antediluvian, eski, modası geçmiş, demode, démodé, antika, outworn, shopworn, eski şapka.öngörülemeyen, vahşi, kaprisli, kaprisli, bireysel,...Antipathetic Eş anlamlılar : hoşlanmıyorsunuz.Antipati Eş anlamlılar : nefret, sevmediğim, husumet, düşmanlık, nefret, nefret, hu, nefret, nefret, kerkük, husumet, kin.Antipatik Eş anlamlılar : saldırgan, iğrenç, iğrenç, kovucu, iğrenç, iğrenç, iğrenç, nahoş, tatsız, nahoş, çirkin, tatsız, iğrenç, mide bulandırıcı.Antiphon Eş anlamlılar : zikret.Antipode Eş anlamlılar : tam tersi.Antiseptik Eş anlamlılar : aseptik, dezenfektan, antiseptik, bakteri, steril, sağlık, hijyen.antiseptik, bakterisit, dezenfektan, profilaktik, antibiyotik.Antisosyal Eş anlamlılar : candidly, yabancılaşmış, uzaklaşmış, ayrılmış, anomic, hermitic, yalnız.yıkıcı, isyankar, inatçı, refrakter, yönetilemeyen, antiestablishment.Antitezi Eş anlamlılar : tam tersi, aksine, antipode, olumsuzluk, çelişki, ters, ters, converse.Antitoksin Eş anlamlılar : panzehir.Antlaşma Eş anlamlılar : pakt, kompakt, anlaşma, itilaf, anlama, düzenleme, konkordato, kongre, söz, pazarlık, sözleşme, bağ, bir anlaşma.Antre Eş anlamlılar : fuaye.giriş, giriş yolu, fuaye, antre, salon, koridor, geçit, geçit, lobi, giriş, koridor, bekleme odası, resepsiyonda oda.Apaçık Eş anlamlılar : kendi kendini açıklayıcı, açık, patent, belirgin, bildirim, düz, belirgin, aksiyomatik, göze batan, inkar edilemez, farklı, elle tutulur, kaçınılmaz, açık, kaçınılmaz, unarguable,...Apart Eş anlamlılar : ayrı ayrı, bağımsız, tek başına, tek tek, müteselsilen, tek başına, parçalı, izolasyon, discretely.uzak, uzak, asunder, kol boyu kapalı.Apart Çekin Eş anlamlılar : parçası, yok, gözyaşı, asunder sökmek, parçalamak, parçalamak, ayrık, kırmak, bölmek, ayırmak, disunite, rive, ayrı, sever, ayırmak, yıkmak, bozmak, bozmak.Apartheid Eş anlamlılar : ayrılığı.Apati Eş anlamlılar : ilgisizlik, unconcern, impassivity, duyarsızlık, soğukluk, uyuşma, dispassion, disinterest, uyuşukluk, umursamazlık, uyuşukluk, tembellik.Apendiks Eş anlamlılar : ek, ek, appurtenance, ek, filiz, büyüme, şişlik, bacak, kol, şube, kuyruk, dokunaç, düğme.Aperatif Eş anlamlılar : ferahlık, pick-me-up, harmanlama, nosh, nefis lokma, lokma, çay, kahve molası, lokma, lokma, öğle yemeği.Apex Eş anlamlılar : doruk, doruk noktası, acme, apogee, tepe, zirve.üst, ipucu, zirvesi, doruk, zirve, yükseklik, köşe, kret, tepe, zenith, acme.Aplomb Eş anlamlılar : dengeli, güvence, sakinlik, kendine güven, özgüven, soğukkanlılık, ağırbaşlılık, serinlik, denge, istikrar, huzur, imperturbability.Apogee Eş anlamlılar : apeks.Apollo Eş anlamlılar : adonis.Apologetic Eş anlamlılar : üzgünüz, nedamet, pişman, pişman, pişman, pişman.Apologia Eş anlamlılar : bağımsız değişken.Apostasy Eş anlamlılar : sapıklık, ihanet, firar, disloyalty, feragat, ret, çıkma, sukut, ihanet, backsliding, heterodoxy.Apostatize Eş anlamlılar : terketmek.Apothegm Eş anlamlılar : özdeyiş.Apotheosize Eş anlamlılar : tanrılaştırtmak.Appall Eş anlamlılar : şok, korkutmak, korkutmak, dehşete düşürmek, şok, alarm, dehşet, korkutmak, unnerve, petrify, felç, sıkıntı.Appanage Eş anlamlılar : sağ.